Sarı nokta hastalığının iyi tarafı, hastaları tümüyle kör etmemesidir. Yani hastalar her zaman çevrelerini görerek yaşamlarını sürdürebilirler.


Ancak kitap okuma, araba kullanma, kendi başına hareket edebilme yetenekleri kaybolur. Yani hastalar görseler ve sosyal yaşamlarına devam etseler bile, yaşam içinde son derece pasifize bir hale gelirler.


Bu hastalıkta hastanın son görme derecesi yüzde 10 civarındadır. Oysa bu derece yüzde 40-30’un altına indiğinde okuma sona erer. Günümüzde, 50’li yaşlarda evde tek başına kitap okumadan, televizyon seyredemeden, dışarıya kendi başına çıkamadan, araba kullanamadan yaşamak zorunda kalan çok fazla insan vardır.

Fakat yine de bu hastalık tam olarak körlüğe neden olmamaktadır.