Kendine has havasıyla turistlerin beğenisi kazanan bir Ortadoğu ülkesidir Beyrut. Lübnan’ın başkentidir. Otoriteler ve turistlerce Ortadoğu’nun Paris’i olarak adlandırılır. Türkiye’ deki Akdeniz iklimine benzer bir hava hakimdir. Güzel plajları, doğa harikası sahilleri, kültürel aktiviteleri, kendine has mutfağı ile turistlerin uğrak yeri haline gelmeye başlamıştır. Peki Beyrut’ta nasıl gezilir, nereler görülmelidir?
Beyrut’ta iklim olarak tipik Akdeniz bölgesi iklimine benzemektedir. Haziranda yaz başlar eylül ayına kadar devam eder. Aralık - mart aylarında kıştır. Tıpkı Akdeniz bölgesi gibi genellikle sadece yağmur yağışı ile atlatır. Turistik amaçlı gidişler için yağışlar fala gelebilir. Bu nedenle Beyrut’a en ideal gidiş haziran - eylül arası olmalıdır.
Beyrut Türkiye’den vizesiz gidilebilen ülkeler arasındadır. Pasaportunuz olması yeterlidir. İstanbul’dan Beyrut’a direkt uçabilirsiniz. Diğer yerlerden ulaşım için aktarma olmak zorundadır. Türkiye’ye yakın bir yerdir. Uçak ile bir buçuk saat içerisinde Beyrut’a inmiş olursunuz. Havaalanından şehir merkezine taksi ile gidilebilir ya da şirketleri havaalanı transfer hizmetlerinden faydalanabilirsiniz. Genel olarak transfer maddi yönden daha ucuz olduğu için bu yöntemi tercih etmenizde fayda vardır. Fakat sıkı bir pazarlıkla taksilerle de anlaşılabilir.
NOT: Beyrut’ta toplu taşıma yoktur. Bu nedenle her yere transfer, tur ya da taksi ile gitmeye alışık olmanız gerekir. Ya da en güzel yolu araba kiralamaktır. Türkiye’den ucuz fiyatlara güzel arabalar kiralanabilmektedir.
Beyrut genel anlamda iç savaş sonunda iki bölgeye ayrılmış. Müslümanlar ve Hristiyanlar farklı bölgelerde yaşamaktadırlar.
Jeitta Grotta mağaraları
Beyrut’ta görülmesi gerekli en güzel yerlerden birisidir. Dünyanın 8. harikası olmaya aday bir bölgedir. Mağaranın girişine kadar arabayla çıkılmamaktadır. Teleferik ya da servisler vardır. Teleferiği tercih etmenizde fayda var. Muhteşem bir manzarayla mağaranın olduğu bölüme çıkacaksınız. Mağarayı gezmeli fotoğraflar çekmelisiniz. Ayrıca mağara içini gezdiren kayıklarla mutlaka binin. Eğer yazın sıcak bir mevsimde gittiyseniz buradan asla çıkmak istemeyeceksiniz.
Meryem ana heykeli
Mağaralara gidildiğinde uğranması gereklidir. Rio şehrinin en tepesinden bulunan ve şehri kucaklayıp koruduğuna inanılan İsa heykeli gibi tepeye yapılmış bir heykeldir. Hemen alt kısmında da eski bir şapel vardır.
Corniche kıyısı
Akdeniz boyunca uzanan bir kordondur. Şehirde yaşayan hemen hemen her kesimden insanı burada bulabilirsiniz. Dünyaca ünlü güvercin kayalıkları da burada bulunmaktadır. Özellikle gün batımında giderseniz çok güzel bir manzaraya şahit olabileceğiniz bir yerdir.
Byblos
7000 yıllık Finikelilerin yaşadığı eski bir liman şehridir. Şehir gezilmeli tarihi yaşamalısınız. Buradaki restoranlarda mutlaka yemek yiyin. Ucuz ve en eski usulle yapılan Lübnan yemeklerini bulacaksınız.
St. George katedrali
Şehirdeki en eski yapılardandır. Görülmesi gerekli bir mimariye sahiptir. Byblos bölgesindedir.
Muhammed el emin camisi
Downtown'da yürürken öncelikle kubbesini görüp ardından kendisini görmeye başlayacaksınız. Mavi kubbeli ve mimarisiyle görülmesi gerekli bir camidir.
Beyrut genel olarak gece hayatıyla da oldukça popüler bir yerdir. Dünyaca ünlü çoğu eğlence merkezi, pub, diskonun burada bir şubeleri vardır. Music holl denilen gösteriler yapılan kaberaya mutlaka gitmelisiniz. Biraz pahalı gelebilir fakat Beyrut’a gitmişken mutlaka bu tecrübeyi yaşamalısınız.
Bir Ortadoğu geleneği olan ve sokaklarda bile satılan falafel’in tadına mutlaka bakmalısınız. Ayrıca Türkiye’den tanıdığımız humusun da tadına bakılmalıdır.
Şehirde yapabileceğiniz en güzel aktivite sokak sokak şehri gezmek, iyisiyle kötüsüyle tüm şehri tanımaktır. Her sokağının, her caddesinin ayrı bir havası olduğunu fark edeceksiniz. Beyrut’ta yapılabilecek en güzel aktivite sokak sokak gezmek, restoranlarına girmek, insanları tanımak, güzel emeklerinin az da olsa hepsinin tadına bakmaktır.