Köklü tarihi, sanatsal ve kültürel dokusu ile birçok gezginin uğrak noktası olan İtalya'nın hemen hemen her yeri görülmeye değerdir. Akdeniz iklim özellikleri yansıtması ve Akdenizli insanlara sahip olmasıyla beşeri ve tabii karakteri Türkiye'ye fazlasıyla benzemektedir. İtalya'da başta başkenti Roma olmak üzere, Floransa, Venedik, Milano, Pisa, Napoli, ve Cinque Terre en çok ziyaret edilen yerlerdir.
Roma
Roma, Vatikan'ı da içinde barındırmasıyla adeta çift şehir konumundadır. Vatikan, Katolik Kilisesi'nin merkezi olması ile dini bir başkent konumundadır. Papa ve dini tarihe ilgi duyanların Vatikan'a uğrayıp St. Peter Bazilikasını ziyaret etmesi gerekmektedir. Vatikan'da Sistina Şapeli görülmeli ve müze içindeki rönesans sanatçılarının muhteşem eserleri incelenmelidir. Vatikan hergün birçok turistin uğrak noktası olduğu için sabahın erken saatlerinde gidilip geziye erken başlanmalıdır. Ayrıca Pazar günleri şehre girişin parasız olması birçok kişi için avantaj sağlamaktadır. Vatikan dışında Roma başlı başına kocaman bir kültür varlıkları şehridir. Colesseum'u, İspanyol merdivenleri, lezzetini hiç bir yerde bulamayacağınız pizzaları ve gerçek Roma dondurmacılarıyla mutlaka gezilmesi gereken büyük bir şehirdir.
Floransa
Masallardan fırlama köprüsüyle akla gelen Floransa, Rönesans sanatçılarının da eserlerine sahip hem şehir yapılarına hem de müzelere hakimdir. Uffizi sanat galerisi dönemin ünlü rönesans sanatçılarının eserlerine ev sahipliği yaptığı için uğranılması gereken bir müzedir. Bu şehirde Leonardo da Vinci, Raffaello gibi ünlü sanatçıların izleri rahatlıkla görülmektedir. Ponte vecchio köprüsü ve Duomo yapısı şehrin görülmeye değer yerlerinden birkaçıdır. Michelangelo Tepesi, gün batımının izlenmesi gereken tüm şehrin rahatlıkla görülebildiği bir tepedir.
Venedik
Kanallar şehridir. Alışkın olunmayan bir şehir yapısına sahip olmasıyla gezginlerin ilgisini çekmektedir. Ulaşım gondol ve teknelerle sağlanmaktadır. Cam işlemeciliğiyle ünlü Murano ve Burano gidilmesi gereken küçük adalarıdır. Venedik'in ön plana çıkan yerlerinden biri de San Marco Meydanı'dır. Ayrıca bu kadar kanallı bir şehirde gondol turuna katılmak herkese farklı bir zevk yaşatabilir. Daracık ve her ucu bir kanala çıkan sokaklarında kaybolmak, küçük maske satan dükkanlarını gezmek insanlara farklı duygular yaşatabilir.
Milano
Milano'da görülmesi gereken ilk yer Duamo Kilisesi olmalıdır. Gotik mimari yapısı ve görkemli büyüklüğüyle bu kilise ziyaret edilmesi gereken yerlerden biridir. Milano aynı zamanda modanın merkezi olarak bilinmesiyle de birçok markaya ev sahipliği yapmaktadır. Tüm bu büyük mağazalara, farklı dizayna sahip dükkanlara uğramadan geçilmemelidir.
Pisa
Pisa'nın olmazsa olmazı Pisa Kulesi'dir. Hafif eğimli yapısının önünde her gezgin tarafından fotoğraflarda elle dengelenmeye çalışılan bu yapı ziyaret edilmesi gereken bir noktadır.
Cinque Terre
Cinque Terre adı üstünde 5 minik kasabadan (Monterosso, Vernazza, Corniglia, Manarola ve Riomaggiore) oluşan bir bölgedir. Trenle Pisa'dan sonra rahatlıkla ulaşılabilen bir bölgedir ve bu beş kasaba birbirine çok yakın olduğu için rahatlıkla yürüyerek bile gezilebilir. Burası, renkli evleriyle yamacın kıyısında çok tatlı sahil kasabalarından oluşulmaktadır. Güleryüzlü insanları ve doğal yerlileriyle insanın kolayca kanının ısındığı bir kasabadır. Bir doğa harikası denizine eğer bahar ve/veya yaz mevsiminde gidiliyorsa denizseverler için süper bir fırsat olacaktır.