Türkiye’nin güzelliğiyle büyüleyen şehri İstanbul’dan kolayca karşıya geçerek ulaşabileceğiniz plajları, konakları, tarihi yapıları ve ünlü dondurmacılarıyla ünlü Büyükada. Büyükada isminde de taşıdığı gibi adaların arasından en büyüğü ve en çok ziyaretçisi olan adadır. Birçok dizi ve filimde hayranlıkla izleğiniz manzaralara ev sahipliği yapan Büyükada her yıl milyonlarca turist ağırlamakta. Özellikle yaz ayları ve hafta sonlarında oldukça yoğun ziyaretçiye sahip olan Büyükada tarihi, mimarisi ve doğallığıyla göz dolduruyor.
İstanbul’ da yaşıyorsanız zaten ayda birkaç defa gitmişsinizdir. Fakat hiç gitmeyenler ve diğer şehirlerden gelenler için ulaşım çokta karmaşık değildir. Öncelikle Büyükada ‘ya gitmek için İstanbul şehir hatlarını, İstanbul deniz otobüslerini, Mavi Marmara ve tur firmalarını kullanabilirsiniz. Tur firmaları ve deniz otobüsleri için mevsimsel olarak yoğunluğa göre seferler belirleniyor. Ayrıca Heybeli Ada , Burgaz Ada ve Kınalı Ada’ya da geçiş Büyük adadan yapılıyor. Eğer imkanınız ve zamanınız var ise bu adaları da dolaşmanızı tavsiye ederim. Her birinin kendine has özellikleri vardır.
Ulaşım yollarından birini kullandınız ve adaya geldiniz. Adaya geldiğinizde eğer karnınız aç ise birkaç önerim olacak . Büyük ada farklı damak zevklerine hitap eden birçok restoran ve cafelere sahiptir. Örneğin; fast- food seven biriyseniz limanın hemen yanında bir fast- food restoranı görecekseniz. Eğer daha yöresel bir lezzet yemek istiyorum derseniz Taşfırın pidecisi tam size göre. Ayrıca daha çok çeşit bulabileceğiniz ve Büyükada’nın ünlü restoranı Mavi Restoranı lunaparkın az ilerisinde bulabilirisiniz. Yemeğinizi bitirdikten sonra tarihi Roma Dondurmacısına uğramayı ihmal etmeyin. Bu dondurmanın mükemmel tadına bayılacaksınız.
Büyükada’da tarihi yerleri gezmeye Aya Yorgi Klisesi ile başlayabilirsiniz. Aya Yorgi Klisesi’ne giderken faytonu kullanmak hem daha akılcı hem de Büyükada atmosferine daha uygun olacaktır. Çünkü özellikle yaz aylarında uzun yolu ve yokuşu nedeniyle Aya Yorgi Klisesine ulaşmak çok yorucu olabiliyor. Aya Yorgi Kilisesi’ni gezdikten sonra hemen yanında bulunan çay bahçesinde dinlenebilir ve muhteşem manzara ile birlikte fotoğraflar çekilebilirsiniz. Sağa doğru baktığınızda muhteşem görüntüsüyle en büyük ahşap yapı olarak kabul edilen Rum Yetimhanesini göreceksiniz.
Manzarayı seyredip çayınızı içtikten sonra aşağıya inerken tekrar fayton kullanmak yerine yürüyebilir ya da ada atmosterini iyice hissetmek için bisiklet kiralayabilirsiniz. Bisiklet kiralamak farklılık yaşamak açısından iyi bir seçenek olacaktır.
Geziyi baharda ya da kışın yapmıyorsanız, Büyükada’nın yaz aylarında denize girmek için birkaç plajı da vardır. Bunlar, Kumsal plajı, Eskibağ plajı, Prenses koyu plajı ve Yörükali plajıdır. Büyükada’da akşam bir başkadır. Denize vuran ayın yansıması ve adanın ışıklandırmasıyla sabahki renkli görünümünü huzura bırakır. Akşama doğru Büyükada ‘da konaklamak isterseniz kalmak istediğiniz yere ve maddi durumunuza göre birçok tarihi objelerle dizayn edilmiş butik oteller ve yerel halkın işlettiği küçük ve huzur verici pansiyonlar bulabilirsiniz.
Her İstanbullu'nun hafta sonları için kaçamak yeri haine gelmiş bir yerdir Büyükada. Eğer İstanbullu değilseniz ve bir gün gelebilme fırsatı bulursanız kesinlikle Büyükada’ya uğramalısınız. Muhteşem mimarisini ve koca bir tarihin gizli olduğu sokaklarda dolaşmalısınız.