Avşa Adası Marmara Denizi’nin güneyinde bulunan bir adadır. Kapıdağ yarım adasının devamı gibi görünür. Önceleri adı Türkeli olarak bilinir. Günümüzde ise Avşa adını almıştır. Türkiye genelinde pek fazla bilinmese de civar bölgelerden özellikle yaz aylarında çok fazla yerli turiste ev sahipliği yapmaktadır. Ulaşım, konaklama ve eğlence imkanlarının uygunluğuyla çok cazip bir tatil beldesidir.
Avşa’ya gitmek istediğinizde ulaşımın çok kolay olduğunu göreceksiniz. İstanbul Yenikapı’dan İDO ile yaklaşık 5 saatlik , Tekirdağ Barbaros Limanı’ndan yaklaşık 3 saatlik, Erdek’ten ise yaklaşık 2 saatlik bir deniz yolculuğu ile Avşa’ya ulaşabilirsiniz. Gittiğinizde konaklama imkanlarının da gayet uygun olduğunu göreceksiniz. İskeleye iner inmez size bölgedeki otel, motel ve pansiyonları tanıtan kişiler yardımcı olmak isteyecektir.
Avşa’da denizin tertemiz olması sizi çok etkileyecektir. Yaz aylarında hafif hafif esen rüzgarı da yavaş yavaş teninizi okşayacaktır. Gece hayatı da gayet eğlencelidir. Adada birçok gece kulübü, bar ve cafe bulunmaktadır. Görülmesi gereken doğal güzellikler de size müthiş keyif verecektir. Hem ailelere hem de gençlere zengin imkanlarıyla hizmet sunmaktadır. Peki Avşa’da görülmesi gereken yerler nerelerdir?
Avşa Marmara Denizi'nde bulunan bir ada olduğu için civarında da birçok ada vardır. Bunlardan biri de batısında bulunan Fener Adası’dır. Diğer bir adı da Hayırsız olarak bilinir. Fener Adası’na daha çok balıkçılar uğramaktadır. Ayrıca Fener Adası’nın üst kısımlarında kayalıklar bulunmaktadır. Bu kayalıkların arasına yerleşmiş çay bahçelerini görmek denizi, güneşin batışını izlemek gayet hoştur.
Tarihi mekanlar açısından adaya baktığımızda ise Eski Çınar mevkii olarak bilinen yer görülmesi gerekir. Ayrıca burası Beyaz Saray olarak da bilinir. Ayrıca Avşa’da bulunan köyler de sizi etkileyecektir. Bu köylerden bazıları ise Türkeli ve Yiğitler Köyleridir. Doğası ve havası gayet tatmin edicidir. Bu köylere gittiğinizde bölgedeki Rum evlerini görme imkanı elde edeceksiniz. Ayrıca balıkçı köylerinde taze balık imkanı bulacaksınız. Plajda da motorlu teknelerle gelen balıkçılar akşam yemeklerinizde size taze balık imkanı sunmaktadır.
Aya Gorgi Manastırı görülmesi gereken tarihi yapılardır. 1638 yılında Bizans tarzı yapılan bu manastırın tarihi kalıntıları tarihe adeta meydan okumaktadır. İçerisindeki kütüphanesi ve el yazması eserleri ile de çok ünlüdür. Mevkiye ismini veren Meryem Ana manastırı da adanın tarihi zenginlikleri içerisindedir. Adanın kuzeyinde ise tepelerden aşağıya doğru inen kiremit mezarlar deniz aşındırması sonucu ortaya çıkan ilgi çekici kalıntılardır.