Dış kulak ya da kulak kepçesi, kulağa “şeklini” veren kıkırdak ile kıkırdağa ve deriye kan sağlayan kıkırdak zarfından (perikondr) oluşan hassas bir yapıdır. Kıkırdak zarfı yani perikondr kıkırdak ile deri arasında bulunur.

Kulak kepçesine travma sonucu, kıkırdak ile kıkırdak zarfı arasında hematom (doku içinde kan birikmesi) gelişebilir. Kıkırdak zarfı kıkırdağa kan ( ve oksijen ile besin) desteği sağladığı için bu kötü bir durumdur. Kıkırdak uzun süre bu kan desteğinden yoksun kalırsa ölmeye başlar ve bu da kulağın şeklinin bozulması (deformasyon) ile sonuçlanır. Şekil bozukluğu gerçekleştiğinde, görünüşündeki benzerlik sebebiyle buna karnabahar kulak (güreşçi kulağı) denir.

Kulak travması daha çok güreşçilerde gerçekleşir. Bu nedenle bu sporu yapanların koruyucu başlık kullanması çok önemlidir. Travma, boks ve dövüş sanatlarında da gerçekleşebileceği gibi kulağın darbe alacağı herhangi bir saldırı durumunda da gelişebilir.

Hematom geliştiğinde; karnabahar kulak oluşmasını engellemek için hematomun boşaltılması ve kıkırdak zarfının iyileşerek yeniden kıkırdağa tutunması için basınç uygulanması gerekir. Boşaltım ve basınç, tedavinin başarısı için gerekli olan iki yöntemdir. Bunun yanı sıra tedavi için başka yöntemler de mevcuttur.

Çoğu uzman tedavi için, keserek boşaltma yönteminin ardından dikişli ya da dikiş olmaksızın kafanın bandajla sarılmasını önermektedir. Özellikle hasta da aktif hayatını sürdürmek istiyorsa; yorgan dikişi ile kafanın bandajlanması yöntemi uygulandığında; hematomun nüksetmeme ve iyileşme ihtimali oldukça yüksektir.