Freud’un Kişilik Üzerine Fikirleri ( Serdar YILDIRIM Yazıları )
Kişiliğin doğası üzerine yıllarca fikir yürütülmüş olsa da bili*nen ilk kişilik kuramcısı ancak 1800’lü yılların sonlarına doğ*ru ortaya çıkmıştır. O yıllarda Avusturyalı bir nörolog akıl almaz kav*ramlardan bahsetmeye başlamıştır. Küçük çocuklarda cinsel isteğin var*lığı, anlaşılması zor fiziksel rahatsızlıkların bilinçaltı nedenleri, hastanın koltuğa uzanıp kendisini dinleyen doktora birbirinden kopuk bir sürü şeyden bahsettiği uzun süreli ve pahalı bir tedavi yöntemi gibi kavram*lar o zamanlar ciddi tepki toplamıştı. Nörolog Sigmund Freud, yoğur eleştirilere rağmen görüşlerini geliştirmeye ve savunmaya devam etti. Öldüğü yıl olan 1939’a kadar Freud, yazdığı sayısız makaleyle önemli bir zihinsel hareketin önderi oldu; yıllar boyunca psikologların, yazarların, anne babaların hatta sıradan insanların bile düşüncelerini etkiledi.





Freud’un psikoloji ve 20. yüzyılın düşünce tarzı üzerindeki etkisi o kadar yaygındır ki bu kuramın etkilerinin bazen farkına bile varmayız. Örneğin, batı kültüründeki yetişkinlerin çoğu, yaptıklarının bazen bilinçaltı tarafından kontrol edildiği fikrini kabul eder. Çoğumuz, “Bunu bilinç*sizce yapmış olmalıyım” gibi bir şey söylemiş, arkadaşımızın ya da sev*gilimizin tuhaf bir davranışının ardındaki gizli psikolojik çatışmayı çöz*meye çalışmışızdır. Freud bilinçaltından bahseden ilk bilim adamı değil*dir; ancak o ana kadar hiç kimse davranışı açıklamak için bilinçaltının üzerinde bu kadar çok durmamıştır. Aynı şekilde, rüyalarımızın içimiz*deki korkulan ve arzulan dışa vurup vurmadığını merak ederken, yine Freud’un gündeme getirdiği bir görüşü benimsemiş oluruz. İnsanlar bin*lerce yıldan beri rüyaları yorumluyor olsalar da rüya yorumunu kapsam*lı bir psikolojik kuramla bütünleştiren ilk kişi Freud’dur. Freud’cu kurama dönük yorumlar kültürümüze sızmıştır.